Günün Masalı: 30 Nisan; Bulutların Oluşumu

Bulutların nasıl oluştuğunu bir kitaptan okumuştum. Bu bir eskimo masalıydı. Size de anlatayım: Bir vardı, bir yoktu. Çok çok eskiden yeryüzü çok sıcaktı. Gökyüzünde bulut diye bir şey yoktu o..

Günün Masalı: 30 Nisan; Bulutların Oluşumu
Yayınlanma: Güncelleme: 40 okuma

Bulutların nasıl oluştuğunu bir kitaptan okumuştum. Bu bir eskimo masalıydı. Size de anlatayım:

Bir vardı, bir yoktu. Çok çok eskiden yeryüzü çok sıcaktı. Gökyüzünde bulut diye bir şey yoktu o zamanlar. Su, kar, buz, sis, hiçbiri yoktu.

Gene o zamanlar, hayvanlar insanlar gibi konuşabiliyorlardı. İşte o günlerde kahverengi bir ana ayı, bir eskimo yakalayarak aç yavrularının karınlarını doyurmak için yuvasına götürdü.

İşte size yiyecek, istediğiniz gibi karnınızı doyurun! dedi. Kendisi de yorgunluktan bir köşeye kıvrılıp uyudu. Eskimonun başında kaçmaması için nöbet tutmak yavrulara kaldı. Eskimo gözlerini kapatıp ölmüş numarası yaparak yerde yatıyordu. Ortalık sessizleşince korka korka gözlerini açtı. Ama yavrular bunu görmüştü.

Eskimo gözlerini açtı, diye bağrıştılar. Anne uyandı. Baktı ki eskimo eskisi gibi gözleri kapalı yerde yatıyor, bir tehlike yok diyerek yeniden uyudu. O sırada eskimonun başında bekleyen iki yavru, odun getirmek için dışarı çıktı. Eskimo bunu fırsat bildi. Gözlerini açıp yerinden doğrularak eline bir odun aldı. Ana ayının kafasına hızla indirdi. Ana ayı ölmemiş ama bayılmıştı. Bunu gören eskimo, tabanları yağlayıp inden kaçtı. Ayı, çok geçmeden arkasına takıldı. Eskimo, bir söğüt ağacı bulup tırmandı. Halbuki ayı, onu yerde arıyordu. Eskimo, kendi kendine: ‘Ortalık aydınlanıncaya kadar ben de inmem ağaçtan,’ diye düşündü.

Ortalık aydınlanınca ağaçtan indi. Gene tabana kuvvet kaçmaya başladı. Ayı izini bulup yeniden ardına düştü. Tam eskimoya ulaşacağı sırada adam, ara yere bir çizgi çizdi. Çizginin içi gürül gürül suyla dolmaya başladı. Su gittikçe büyüyerek kocaman bir ırmak oldu. Ayı oraya ulaştığında ırmağın kıyısında kalakaldı. Karşıdan eskimoya bağırdı:

Bu koskoca ırmağı nasıl aştın, bana da söyle!

Eskimo, soğukkanlı bir biçimde şu yanıtı verdi ayıya:

Irmaktaki suyu içtim. Su azalınca yürüyüp geçtim.

Bunu duyan ayı, eskimonun dediğini yaptı. Irmağın suyunu içti, içti, sonunda davul gibi şişerek patladı. Sıcağın etkisiyle koca gövdesinden yükselen buhardan gökyüzünde bulutlar oluştu.

Bulutlar, yağmur olup yeryüzündeki denizleri, ırmakları oluşturdu. Sis olup dağ başlarıyla ormanlık alanlara indi. Yaz günleri çiy, kış günleri kırağı olup otların üstünü damla damla inci taneleri gibi süsledi. Kış günleri kar oldu yağdı. Çocukların kayak kayarak, kardan adam yaparak, kartopu oynayarak eğlenmesini sağladı.

Kutuplarda buz olup eskimolara geniş yaşama alanları oluşturdu. Buzdan evler yapmalarını sağladı.

Bulutlar olmasaydı ne yiyecek ne de içecek bir şey bulabilirdik dünyada.

Dünyadaki bütün insanlar, eskimolardan Afrikalılara kadar, yaşamını, güneşe, suya, toprağa, bir de bulutlara borçludur.

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.