Atatürk, bağımsız bir ülke kurarak üretime, bilime dayanan, çağdaş ilişkilerin yaşandığı bir toplumu, Türk milleti ile inşa eden kişidir. Atatürk, NUTUK’ta “Milletin gelişme yeteneğini milli bir sır gibi vicdanımda taşıyarak..
Atatürk, bağımsız bir ülke kurarak üretime, bilime dayanan, çağdaş ilişkilerin yaşandığı bir toplumu, Türk milleti ile inşa eden kişidir.
Atatürk, NUTUK’ta “Milletin gelişme yeteneğini milli bir sır gibi vicdanımda taşıyarak aşama aşama ilerlemek mecburiyetinde kaldım” der. Atatürk’ü anlamak mecburiyeti anlamak ve bu mecburiyete göre mücadelede sıralama yapmaktır.
Atatürk Amasya Genelgesi’nde “padişahlığı kaldıracağım, laikliği sağlayacağım” demedi. Bunları sağlamak için Türk Milleti’ni milli mücadeleye sevk etmek üzere birleştirmesi gerekiyordu ve “vatanın bağımsızlığı, milletin birliği tehlikededir” dedi. Önce bağımsızlık savaşı kazanılmalıydı, sonra diğerlerine sıra gelecekti. Örnekle gösterelim.
Lozan’da müzakereler sürüyordu. Bir gün, Vekiller Heyeti Reisi (Başbakan) Rauf Bey, Atatürk’ü akşam yemeğine davet etti. Gazi, Rauf Bey, Refet Paşa, Fuat Paşa, akşam sofrada biraraya geldiler. Rauf Bey günlerdir kendisini rahatsız eden kaygılarını dile getirdi:
“Meclis senin Cumhuriyet kuracağından korkuyor. Dedikodular giderek yayılıyor, bazen o kadar abartıyorlar ki, eline bir fırsat geçerse, senin padişahı bile bu ülkeden kovacağını söylüyorlar! Şimdi vatan kurtuldu. Bize göre emaneti sahibine iade etmenin zamanı geldi. Kemal, benim babam padişahın baş mabeyinliğini yaptı. Boğazında padişahın ekmeği var. Şimdi o ekmek benim gırtlağımda. Ben yediğim ekmeğe ihanet etmem kardeşim. Bu milletin yüzlerce yıldan bu yana alıştığı yönetim de mutlakıyet yönetimidir, Cumhuriyet değil.”
Birlikte mücadele ettikleri arkadaşları böyle düşünüyordu. Yalnız sınıf arkadaşı Ali Fuat Cebesoy çekimser kalmıştı, birkaç gün süre istedi. O bile yanında durmadı. Ertesi gün Atatürk Meclis’te şunu söyledi:
“Günü geldiğinde Padişahla ilgili kararı en yüce icraî organ olan TBMM verecektir. Bu sizi ve Meclisi tatmin eder mi? Bunu yarın çıkıp okursam, sizce Meclis tatmin olur mu?”
“Olur” dediler. Atatürk orada padişahlığı kaldıracağını, kadınlara eşit miras payı getireceğini, çok eşliliğe son vereceğini söyleyemezdi. Ama yalan da söylemeyerek zamana bıraktı.
Ne yapacaksak milletimizi ikna ederek yapacağız. Milletimize güvenmeyen mücadeleyi bıraksın. Milletsiz kurtuluş olmaz. Emperyalizm iktidar vaat edebilir ama o iktidar ancak milletle sürdürülür. Dahası bugün size iktidar sunan, yarın, ona yaranmadığında muhalifinize de sunar.
Sonuç olarak Atatürk’ü anlamak, etnik, dinsel, feodal çözümler aramakla değil, emperyalist tehditlere (Ege, Kıbrıs, Suriye’den yönelen tehditler, emperyalizmin büyüttüğü PKK/PYD, FETÖ’ye, vb) karşı Türk milletinin birliğini, milli egemenliği pekiştirmektir. Bunun için yukarıdaki sıralamaya göre öncelik belirlenmelidir. Ekonomi, tek adam yönetimi, gayrimilli eğitim, laiklik karşıtı uygulamalar milletimizin genelin ortak istenci olan vatan, millet bütünlüğü üzerinden hareketle diğer sorunları çözmemiz gerekir. Yani 1. madde olan “bağımsızlık ve vatan, millet bütünlüğü” etrafında diğer sorunları gündemimize alırsak milletimizi ikna eder ve birleştirebiliriz.
Not: Türk milletinin birliğini, milli egemenliği pekiştirmek yönünde Atatürkçü kesimin fikirleri üzerine fikirlerimi 100 soru üzerinden ele aldığım “Atatürkçülük 100 Soru/Yanıt” kitabımı değerlendirmenize sunarım.
MUSTAFA SOLAK
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.