Ben bilirim, ben bilirim, ben insanların her şeyi isimlendirme meraklarını bilirim. Her gördüklerine isim takar insanlar, değil mi terlikçiğim? Tere iyi gelen demek terlik. Yalnız sana terlik denmez minik şey,..
Ben bilirim, ben bilirim, ben insanların her şeyi isimlendirme meraklarını bilirim. Her gördüklerine isim takar insanlar, değil mi terlikçiğim? Tere iyi gelen demek terlik. Yalnız sana terlik denmez minik şey, bir zamanlar takkeye de terlik derlermiş. Belki de hâlâ derler…
Baş için yapılan giysinin adı başlık, ayak konan kabın adı ayakkabı, eli boyayan çiçek kına çiçeği… Hayvanların bazıları da benzedikleri şeylerle adlandırılırlar, denizkestanesi, denizhıyarı, denizatı, denizlalesi… Terlikçiğim sen melek balığı, palyaço balığı gördün, değil mi?.. Melek görmedin biliyorum da balığın adı öyle. Peki kalkan balığı gördün mü? Ya kılıçbalığı? Ben de görmedim. Birinin üstünde kalkanlara benzer çıkıntılar varmış. Ötekinin uzun kılıca benzer bir burnu. Kimi balıkların adı da komik: Karagöz, gelincik, kırlangıç. Kim bilir bir öyküleri de vardır. Dülgerbalığının varmış. Dülgerler binaların tahta bölümlerini yapar. Evet marangoz denebilir. Bu balığın dülger araçlarına benzeyen bir yanı vardır belki. Öyküye göre bir canavarmış bu balık çok eskiden. Sonra kutsal bir kişi eline almış onu yatıştırmış. Şimdi gövdesinin iki yanında kararmış iki yuvarlak var. O kutsal kişinin parmak izi derler. Ya terlikçik. Böyle yakıştırmalara söylence denir. Benim terlikçiklerim her sene küçülmese onların da söylencesi olacak. Himm benim miniklerim.
Balık söylencelerinden biri de kılıçbalıklarının. O kılıçbalıkları kocamanmış. Bu karyola kadar. Oo korktunuz mu? Korkmayın korkmayın, buraya gelemezler, sizi de yiyemezler… Bu balığın avlanması zormuş. Kılıçbalıklarını Eskimolar nasıl anlatırlar biliyor musun? Tabi Eskimoların kutuplarda yaşadığını biliyorsun. Onlara göre bir zamanlar beş kardeş varmış. Bu kardeşlerden biri bir kıza âşık olmuş. Bu kızın da yedi ağabeyi varmış. Bu ağa- beyler, kız kardeşlerinin evlenmesine karşı çıkmışlar, beş kardeşle dövüşmeye başlamışlar. Genç kız sevdiğiyle kardeşlerinin kendi ağabeyleriyle kavgasını önlemek için aralarına girmiş ve ne yazık ki ölüvermiş. Beş kardeş üzüntüyle denize atmışlar kendilerini. Kılıçbalıkları olmuşlar. Kürklerindeki beyaz kuşaklar, kılıçbalıklarının gövdelerindeki beyaz çizgiler olmuş. Kızın kardeşleri de güneye göçmüş. Bugün de, denizin üstünde buzların görülmediği zaman beş kayık görülürmüş Batı Grönland‘ın güneyinde. Bu kayıklarda eli mızraklı beş kişi görülürmüş. Bu beş kişi düşmanlarını arayan kılıçbalıklarıymış. Zaten kılıçbalıkları, balık olarak görüldüklerinde bile canlıların dişilerine saldırmazlarmış.
Bu öykü biraz hüzünlü, değil mi terlikçiğim? Hadi uyu şimdi. Rüyanda kılıç savaşı yapan balıkları gör.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.