Günün Masalı: 25 Ağustos; Mutluluğun Yolu

Bir zamanlar yeni evlenmiş iki genç vardı. İlk günlerinde çok mutlu oldular. Yaşamları boyunca bu mutluluğu sürdürmek istiyorlardı. Bunu bir bilgeye sordular: 

–Efendim bize mutluluğun yolunu gösterebilir misiniz? dediler. 

Bilge düşünüp taşındıktan sonra: 

–Hiç sorunu olmayan bir evli çift bulacaksınız, dedi. Onların giydiği keten giysilerden bir parça alacaksınız. Bu parça yanınızda bulunduğu sürece siz de mutlu olursunuz. Bilgenin verdiği öğüde uyarak genç evliler yola düştü. İlk önce kral ile kraliçenin kapısını çaldılar. Neden geldiklerini anlattılar. Sonra da, 

–İkiniz birlikte mutlu musunuz? diye sordular. Kral: 

–Herhangi bir sorunumuz yok ama bizim çocuğumuz olmuyor. Bu da bizi çok üzüyor, dedi. 

Genç evliler, böylece kralla kraliçenin mutlu olmadığını anladılar. Yeniden yola koyuldular. Bu kez ülkenin en zengin adamının kapısını çaldılar. Adama gelişlerinin nedenini anlattılar. Sonra da: 

–Mutlu musunuz? diye sordular. Adam, hiç düşünmeden: 

–İşlerim iyi. Param çok. Ama bir o kadar da çocuğum var. Onların sorunları ile uğraşmaktan sıkılıyorum, dedi. 

Böylece zengin adamın da mutlu olmadığını öğrendiler. Yeniden yola düştüler. Böyle böyle bütün dünyayı dolaştılar. Hiçbir sorunu olmayan bir aileyle karşılaşmadılar. 

Artık umutsuzluğa kapılmaya başlamışlardı. Mutsuzluğun yolunu öğrenemedikleri için üzgün olarak evlerine dönüyorlardı. Yolda önlerine bir çoban çıktı. Yanında iki çocuğu ile karısı bir de köpekleri vardı. Çoban elindeki ekmeği çocuklarıyla köpeklerine paylaştırıyordu. Hepsinin yüzleri gülüyor, mutlu görünüyorlardı. Çoban ile ailesinin yanına yaklaşınca hemen sordular: 

–Mutlu musunuz? 

–Herhangi bir sorunumuz olmadığına göre mutluyuz, dediler. 

Genç evliler, buna çok sevindiler: 

–Öyleyse keten gömleğinizden bir parça koparıp bize verin, dediler. 

Çoban, üzgün bir biçimde: 

–Veremeyiz, dedi. Bizim keten gömleğimiz yok ki… 

Genç evliler, üzgün ve öfkeli olarak evlerine döndüler. Hemen bilgenin yanına vardılar. Başlarından geçeni anlattıktan sonra: 

–Sen bizi kandırdın, dediler. Dolaşmadığımız bir yer kalmadı, mutlu bir kimseye rastlayamadık, rastladığımız mutlu insanların da keten gömlekleri yoktu. Şimdi biz mutluluğu nasıl bulacağız? diye sordular. 

Bilge: 

–Gördükleriniz, yaşadıklarınız size hiçbir şey öğretmedi mi? diye sordu. 

–Öğretti elbet, dediler. En başta paranın, çocuğun, eşyanın tek başına mutluluk getirmediğini öğrendik. Mutlu olmanın yolunun insanın yüreğinden geçtiğini anladık. 

Bilge güldü: 

–Siz mutluluğun yolunu bulmuşsunuz, dedi. Onun için başka yerde aramanıza gerek yok. Şimdi doğru evinize gidin ve ömrünüz boyunca mutlu olun. 

Bilgenin dediğince genç evliler, yaşamları boyunca mutluluk içinde yaşadılar.